28 Temmuz 2016 Perşembe

Hiçbir canlı şiddeti haketmez

     Dünyada huzur içinde yaşamak varken, bizler kavgadan, kibirden, sürekli yarışmaktan, şiddetten, bağırıp çağırmaktan vazgeçemedik. Neden? Sebebi nefsimizi kontrol edemeyen insanlar olmamız. Birisi bize acı çektirdiğinde, ona bundan daha büyük bir ceza vermek için çırpınıyoruz veya onu cezalandıramıyorsak bu öfkeyi kendimizden daha zayıflara yöneltiyoruz. Bu öfkenin bir şekilde dışa vurulması kaçınılmaz fakat en çok masumları ve güç yetiremeyenleri etkiliyorsa orda bir duralım derim. Annesinden babasından şiddet gören çocukların durumundan başlayalım. Kendi çocukluğumu anlatayım kısaca: Babamın psikolojik sorunları vardı, tedavi olmayı hiç denemedi, bizim için pencereden bakmanın bile yasak olduğu zamanlar, evde sürekli havada uçuşan hakaretler normal bir durumdu. Büyük çocuk olunca bütün olan bitenin sorumluluğu üstüme yıkılır, dayağımı yer, köşede ağlardım. Evden çıkmamız da yasak olduğundan, penceredeki sineklerin kanatlarını koparıp onların çaresiz çırpınmasını izlerdim. Bunlardan dolayı hala kendime kızıyorum, acıyı hissetmediklerini umuyorum, bunun dışında oyuncak bebeklerimin parmaklarını keser, gözlerini yerinden çıkarır, saçlarını da sobada yakardım. Bunları neden anlattım? İnsanların şiddete karşı bir çözüm üretmesi, sevgi dilinin gücünü öğrenmesi gerekir. Öğrenmezsek ne mi olur? Anne babasını, eşini, çocuğunu gözünü kırpmadan öldüren insanlar yetiştiririz, sonra da oturup halimize ağlarız.
     Bu toplumun bireyleri olarak bizim görevimiz ölen insanların, mahvolmuş hayatların, şiddet gören çocuk ve hayvanların arkasından ağlamak değil, bütün bunların kaynağını sevgisizliği ve saygısızlığı kendimizce en aza indirmek. Ben ne yapabilirim ki demeden önce okuyun. Şiddet sadece fiziksel şiddetten ibaret değildir, bir insanı aşağılamak, onun gururunu kırmak şiddetlerin en kötüsü olabilir. Çünkü ağır sonuçlar doğurur; o kişi egosunu başkası üzerinde tatmin edecektir ya da kişiliğinin parçalanmasına depresyonlara sebep olacaktır. Her türlü birilerinin hayatında basit gibi gördüğünüz bir söz yüzünden derin yaralar açacaksınız. Zincirleme olarak gittiğinde muhtemelen daha zayıf bir kişinin, bir çocuğun, güçsüz bir sokak hayvanının inlemesi çok da önemsemeyerek etrafınızdaki herkesi aşağılamanızın bir sonucu olabilir. Bunlar arasında bağ kurmak vicdanlı bir insan için çok zor olamaz. O sebepledir ki ağzımızdan çıkan her cümleden sorumluyuz. Ne dediğimiz sadece karşımızdaki insanı değil onun çevresindekileri de etkiler, bir insana iyilik yaptığımızda sadece o insana değil bütün insanlığa ve en önemlisi kendimize iyilik yapmış oluruz. Bu olaylar zincirinin tekrar bizi bulması uzun sürebilir ama bu dünyada veya ahirette yaptıklarımızın bedelini ödeyeceğimizi bilen herkes için bu önemli bir meseledir. Bizden daha alttakileri aşağılamak, onları horgörmek, fiziksel veya psikolojik şiddet uygulamak ve bunun doğuracağı sonuçları önemsememek büyük bir yanlıştır.

      İnsanın kendisine denk yaratılmamış bir canlıdan öç almaya çalışması, hayvanlara işkence etmesi aklının yerinde olmadığına bir delildir. Aklını insanlar tarafından uygulanan şiddet sonucu kaybetmiş olması da muhtemeldir. Sevgi dilini, yaratılanı Yaradan'dan ötürü sevmeyi, paylaşmayı, farklılıklarımızla alay etmeyi değil birbirimizi hangi konuda tamamlayabileceğimizi öğrenmek zorundayız. Yoksa masumlara yapılan işkence ve şiddet dolu olayları yaşamaya devam edeceğiz. Sevgiyi sadece bizim ailemiz ve çevremiz haketmez; hizmetimizde çalışanlar, sokak çocukları, sokak hayvanları da sevgiyi hakeder. Bir böcek dahi yaşamayı hakeder; ilahi güce, Allah'a, O'nun yaratmasına olan saygımız varsa bize zarar vermeyen hiç bir canlıyı öldürmez, şiddete meyletmeyiz. Hiçbir canlının başıboş olmadığını idrak eder, bize yapılanları da yaptıklarımızı gören ve duyan olduğunu biliriz. İnsanı şerefli bir varlık olarak yaratan Allah'a şükürler olsun. Yıkıcı değil yapıcı ve olumlu enerjilerle çalışmaya, üretmeye, etrafımıza ışık yaymaya devam edelim. Yaptıklarımızın karşılığını alacağımızdan şüphemiz olmasın. Çok şükür Allah'a sığınan insan en derin yaralarını kapatır, onu incitenleri dahi affedecek olgunluğa erişir, şiddete şiddete karşılık vermek haksa da affetmek Kuran'da övülen bir davranıştır. Nefsimize yenilmediğimiz, vicdanımızı yitirmediğimiz hayırlı günler dilerim.
   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yaşam ve Ölüm

Doğumu mucizevi bir olay kabul ediyoruz fakat ölüm neden hep kötü şeyler hatırlatır bizlere? Başka bir boyuta geçeceğimize inanan herkes iç...